
büyükmekte değil ennihayetinde yaşlanmakta olan elis, kırık aynasının karşısına geçti. içinden geçen çığlıklar suskunluğunun katran gibi vücuduna yapışmasına neden oldu sadece.
sonra "ayna ayna söyle bana var mı benim kadar güzel bu dünyada?" diye sordu.
aynanın kırılacak yanı kalmamıştı ama yine de elis için son bir defa derinden gelen bir çatırdama sesi duyuldu.
az önce paramparça görmekteydi elis yüzünü. çatırdama sesinden sonra görücek bir yüzü de kalmamıştı artık. ayna tüm bedenini imha ettikten sonra ruhunu da alıp gitmişti.
"ah ne iyi! yaşlı suretime artık tahammül etmeyeceğim." dedi elis.
kendisine ayna tutan gerçekler, estetik kaygıları olmadan mutluydu.
çünkü estetik kaygılar sadece dışarlıklıydı.
"sanırım bana bakan birisi yoksa duruşumunda önemi yok" diye düşündü.
ama hala daha, sadece duruşu uğruna yaşayan yakışıklı yunan tanrıları vardı. onlara göre herkes onları izlemekteydi. kıpırdarlarsa estetiklerine halel gelirdi.
yeni yüzyılın estetik kaygıları nedeniyle yüzümüzle birlikte ruhumuzu da estetik operasyonlara teslim etmiş olduğumuz için bu olağan bir durum gibi görünmekteydi.
ama sadece diğerlerine? elis'e değil!
"şimdi pekiy aynaya baktığımızda gördüğümüz gerçek yüzümüz mü acaba?" diye düşünmekte olan elis birdenbire "benimki alabildiğince gerçek! ne ruhumda ne bedenimde saklanacak bir çirkinlik görmüyorum." diye bağırdı sesini duyurabildiği son noktaya kadar.
o yüzden geçen "zaman" aslında elis'i değil sadece ona bakanların gözlerini yaşlandırabilirdi. şayet estetik kaygıları varsa tabii!
"yaşlanan bedenim olsun buna seve seve katlanabilirim. ama cila çekilmiş ruhunuza hiç tahammülüm yok." diye kendi kendine konuşan elis, bu sinir harbinden sonra ıslanan elleriyle maskelediği yüzünü yavaşça yastığa koyarak güzel rüyalar görme umuduyla uykuya daldı.
* * *
estetik korkularınızı merak etmiyorum?
kirlenmiş, kırışmış ama sadece kendinizin olan ruh ve beden ikilinizle nelere cesaret edebileceğinizi merak ediyorum.
yaşamdaki şiarım merak etmektir.
ama durun durun korkmayın!
sadece merak. bundan başkası, daha fazlası değil...
merakta korkutur mu sizi yoksa?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder