
daha nolsun pilav üstü kurufasülye!
yaşamak bu işte. bulutlara dokunmak için "bilge" olmak gerekmiyor.
değdim! parmaklarımın ucu yanarken elimi çektim. zaten geçmişti günler, yaptığım sadece eserimin üzerine tüy dikmek oldu.
basit ve işlevsel olan herşey gibi yarar getirdi. yararlı olduğu kadar geçici olmaya da mahkumdu. olsun...
"neye yaradı?" diye düşünmemek lazım. sen bir kenara koy elbet birgün bir işini görür:)))
zaten şimdilerde mantık öyle işliyor değil mi? yanılmıyorum yani ben. kenarda çer çöp ne varsa biriktiriyoruz. ucuz pahallı demeden her gördüğümüzü alıyoruz. arsızlığa yol açıyor ama olsun. hazmedebilene ne mutlu!
neyse o zaman aldım ben bana verdiğin şeyi. basitlik tamam ama işlevsellik düşündürücü biraz.
olsun ben yine de birgün işimi görücek diye bekliycem artık. pek bir halta yaramıcak gibi görünüyor ama diğer türlü düşününce de ben zararlı çıkıyorum.
saklıycam sakın korkma! hep değerli kalmaktır tek kaygın. kaygına sadığım emin ol!
bununla birlikte gülmeme engel olmak için yapabileceğim hiçbir şey yok sanırım. kendindeki eksikliklerin tedirginliği ile bugüne kadar her gülmemden işkillenmiş olmanı hiç umursamadan kahkahalarla anımsayacağım!
çünkü açıkcası bana bıraktığın bu şey hiçbir şeye benzemiyor ve de hiçbir işime yaramayacak!
"değer" görmek için bıraktığın şeylere dönüp baksan keşke... belki yüzündeki küskün ifade... belki....
boşlukları doldur çünkü hep öyle aval aval bakmak zorunda kalıcaksın bir şeylerin arkasından. benim çok acelem var pardon gitmem lazım.
hep böyle ıvır zıvır şeylerle hoşça vakit geçirip yoz kalmadan hoşça kal.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder